25 Şubat 2011 Cuma

Rizeliler kurtuluş gününü Volkan Konak ile kutlayacak


Dati Yatırım Holding iştiraklerinden Galleria, Rize Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Vakfı’nın Rize’nin Kurtuluşu organizasyonuna sponsor oldu. 27 Şubat Pazar günü TİM Show Center’da düzenlenecek geleneksel kutlama gecesinde Kuzeyin Oğlu olarak tanınan Volkan Konak sahne alacak.


Bünyesinde Galleria, Sheraton İstanbul Ataköy Hotel, Ataköy Marina Hotel ve Ataköy Marina’nın da bulunduğu Dati Yatırım Holding, kültür aktivitelerine destek vermeye devam ediyor. Dati Yatırım Holding iştiraklerinden Galleria, geleneksel Rizenin Kurtuluşu gecesine sponsor oldu. Rize Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Vakfı’nın organize ettiği gece, 27 Şubat Pazar günü Türker İnanoğlu Maslak (TİM) Show Center’da düzenlenecek. 2 Mart 1918 Rize’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 93. yıl dönümü kutlamaları çerçevesinde düzenlenecek gecede Kuzeyin Oğlu olarak bilinen Karadenizli ünlü sanatçı Volkan Konak sahne alacak.

20 yıla yakın süredir müzik piyasasında birbirinden güzel eserlere imza atan, 2003 yılında En İyi Halk Müziği Sanatçısı, 2004 yılında En İyi Sanatçı ve En Çok Satan Albüm Ödülü ile 2007 yılında Altın Plak Ödülü alan Volkan Konak, gecede Karadeniz müziğini evrensel müzik formlarıyla birleştirecek.
Derneğin davetlisi olan Rizeliler, basın ve kamuoyunda büyük ilgi gören ve her yıl merakla beklenen gecede Rize’nin Kurtuluşu’nu kutlayacak.

Hayvanlara karşı işlenen zulümleri Yonca Evcimik başta olmak üzere hayvanseverle ve HAYTAP imza kampanyaları içeren birçok çalışma yürütüyor.


Tüm hayvanseverler adına Av. Ahmet Şenpolat, Yonca Evcimik, Ajda Pekkan, Orhan Gencebay, Ömür Gedik, Oktay Kaynarca, Tuna Arman, Metin Özülkü, Burcu Güneş’in 20 Şubat Pazar günü 15:30’ da Dolmabahçe Sarayı’nda konu ile ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile görüşme yapacaklar. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yapılacak görüşme sonrasında, Yonca Evcimik ve ilgili kişilerin, görüşme ile ilgili olarak değerlendirme yapacaklarını bilginize sunarız.

Gold İstanbul Fuarı’nda Altınbaş esintisi





Gold İstanbul Fuarı’nda Altınbaş esintisi
Pırlanta ve altın sektörünün lider markası Altınbaş, 17- 20 Şubat 2011 tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşen Gold İstanbul Fuarı’nda birbirinden özel mücevherleri ile özellikle yabancıların ilgi odağı oldu.
Altınbaş Mücevherat, doğada az bulunan tanzanit, caretta caretta kabuğu, pembe, mavi safirli, renkli pırlantalı ürünleri ile fuarın ikinci gününde de en büyük ilgiyi gördü. Özellikle Ortadoğu ülkelerinden gelen alıcıların tercihi renkli pırlantalar oldu.
Fuara gelen Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş, “Bu gibi fuarlar sayesinde dünya alıcısıyla buluşuyoruz. Fuarcılık her sektörde olduğu gibi mücevher sektörü için de çok önemli. Özellikle yurt dışından gelen alıcılar tüm koleksiyonları ve markaları toplu görme fırsatını yakalıyor. Hem fiyat değerlendirmesi yapıp hem de zaman kaybının önüne geçilmiş oluyor” diye vurguladı.
Altınbaş’ın gözde pırlanta koleksiyonları Bambaşka, Bouquet, İstanbul’un simgelerinden ve hikâyelerinden oluşan İstanbul koleksiyonu; modern ve şık tasarımları ile 18 ayar altından oluşan L’or koleksiyonu; eşlerin fotoğraflarının yer aldığı Portre alyans koleksiyonu ile elmas ve pırlantalardan oluşan diğer ürünleri fuarda mücevher tutkunları ile buluşmaya devam ediyor.

Okan Üniversitesi’nde “Hızlı Tren Sistemleri” Paneli




“Hızlı Trenler ve Türkiye’deki Geleceği” konulu panele ev sahipliği yapan Okan Üniversitesi, hızlı trenler konusunda uzman; kamu, iş dünyası ve üniversite temsilcilerini panelist olarak ağırladı.

Teori ile pratiği bir araya getiren eğitim anlayışıyla Türkiye'nin iş yaşamına en yakın üniversitelerinden biri olan Okan Üniversitesi Tuzla Kampüsünde TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman ve Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan’ın katılımıyla hızlı tren sistemlerinin dünyada ve Türkiye’deki gelişimi irdelendi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın Romanya programının uzaması nedeniyle katılamadığı panele ayrıca TCDD Genel Müdür Yardımcısı İsa Apaydın, Yapı Merkezi Grubu Onursal Başkanı Dr. Ersin Arıoğlu, Tüvasaş Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Muammer Kantarcı, Okan Üniversitesi Uluslararası Lojistik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güngör Evren, Alarko Taahhüt Grubu Grup Koordinatör Yardımcısı Bülent Akkan panelist olarak katıldı.

Karayolu araçlarının çevreye verdiği zararların en aza indirilmesi amacıyla hızlı tren kullanımının zorunluluk haline geldiğini belirten konuşmacılar, diğer ulaşım sistemlerine göre demiryolunun güvenilirliği üzerinde durdular. Son yıllarda demir yollarına yapılan yatırımların arttığını ancak devam etmesi gerektiğini belirten Okan Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Bekir Okan, “Bir ülkenin gelişmesinin simgesi ulaşımdır. Türkiye maalesef demiryollarında çok zayıf. Marmaray projesi, üçüncü köprü, Gebze-İzmir Otobanı, duble yollar Türkiye’de devrim niteliğinde projelerdir.” dedi ve yolcu kapasitesi ve nüfus açısından hızlı trenin ülkemize ekonomik ve lojistik açıdan yararlarını ifade etti. TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, hızlı trenlerin gelişen ülkelerin prestij projesi olması açısından büyük önem taşıdığını belirterek şuanda üzerinde çalışılan 35 proje olduğunu, projelerin toplam bedelinin ise 25 milyar TL olduğunu aktardı. Eskişehir – İstanbul hızlı tren projesinin 2012 sonu, 2013 başında bitirecekleri müjdesini verdi. Karaman “2016 yılına kadar hedefimiz, yatırımlarımızı sürdürerek Türkiye’de Devlet Demiryolları’nın zararını kara dönüştürmektir.” dedi.

Okan Üniversitesi Mütevelli Başkanı Bekir Okan, başarılı çalışmalarından doları TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman’ı tebrik ederek plaket verdi.

24 Şubat 2011 Perşembe

Ottoman, Kadınlar Gününü Kutluyor



Antakya ve Antep mutfağının başarılı uygulayıcısı Ottoman, tüm şubelerinde 8 Mart Dünya Kadınlar gününe lezzet katacak özel bir menü sunuyor.
Ülkemizin en zengin iki mutfağı; Antakya ve Gaziantep mutfağını harmanlayan, eşsiz yemeklerin adresi Ottoman, Meydan AVM, Forum İstanbul AVM, Fulya Selenium, Gebze Center AVM, Nişantaşı City’s deki şubelerinde 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için özel menü hazırlıyor. Günün çorbası ve mevsim salatası ile başlayan yemek kaytez böreği ikramı ile devam ediyor. Ardından tadı ve görüntüsü ile lezzet şöleni sunan kuzu şiş, urfa kebap, tavuk külbastıdan oluşan karışık kebap tabağı servis ediliyor. Son olarak künefe ile kadınlara özel menü tamamlanıyor.
Sanat, spor ve cemiyet camiasından birçok ismin müdavimi olduğu, lezzet severlerin adresi Ottoman kaliteli, yöresel ve taze ürünler ile ağzının tadını bilenleri ağırlıyor.
Ottoman Restaurant 8 Mart özel menüsü kişi başı 30 TL.

Rixos Hotels, Alman ve Avusturyalı turizmcileri



Rixos Hotels, Almanya ve Avusturya turizmine yön veren acenta sahipleri ve üst düzey yöneticilerinden oluşan 400 turizmciyi “Rixos Fam Trip 2011” organizasyonu çerçevesinde Antalya’da konuk ediyor

Türk turizmine yön veren Rixos Hotels, Almanya ve Avusturya’dan gelen yüzlerce turizmciyi ağırlamaya hazırlanıyor. Almanya ve Avusturya’nın en etkin tur operatörlerinden Schmetterling Reisen ve Türkiye’deki partneri Demed ile ortaklaşa düzenlenen “Rixos Fam Trip 2011” organizasyonu 400 turizmciyi Antalya’da buluşturuyor.

Rixos Tekirova ve Rixos Sungate’de 20-23 Şubat 2011 tarihleri arasında gerçekleşecek organizasyona katılan acente temsilcilerine Rixos Hotel konsepti ve ürünlerle ilgili detaylı bilgi verilecek. Alman ve Avusturyalı acente temsilcilerine Rixos Hotels’in yanı sıra bölgenin turizm potansiyelini görmeleri açısından gezi programları da sunulacak.

Rixos Hotels

2000 yılında kurulan Rixos Hotels, dünyanın en hızlı büyüyen lüks otel zincirlerinden biri haline gelmiştir. Antalya merkezli olarak kurulan Rixos Hotels, Türkiye’nin yanı sıra Hırvatistan, Kazakistan, Ukrayna ve Libya’da 6 lüks resort ile 6 şehir oteliyle hizmet vermektedir. Bulundukları bölgelerde çok özel konumlara sahip olan Rixos Hotels, yaklaşık 6 bin çalışanıyla geleneksel anlayış ile lüks konseptini birleştirerek yenilikçi ve farklı bir misafir ağırlama yöntemi geliştirmiştir. Misafirperverliği, kişiye özel hizmetleri ve zengin mutfağı ile bilinen Rixos Hotels, Amerikan Five Star Diamond Awards, Conde Nast, World Travel Award ve Great Hotels of the World gibi uluslararası otoriteler tarafından defalarca ödüle layık görülmüştür. Doğu ve Orta Avrupa’ya, Akdeniz Sahilleri’ne, Körfez Bölgesi’ne ve Kuzey Afrika’ya odaklanarak, büyümesini hızla sürdüren Rixos Hotels, vizyon ve misyonuyla uluslararası konaklama sektörünün lideri olma yolunda hızla ilerlemektedir.

Okan Üniversitesi’nde “Hızlı Tren Sistemleri” Paneli




“Hızlı Trenler ve Türkiye’deki Geleceği” konulu panele ev sahipliği yapan Okan Üniversitesi, hızlı trenler konusunda uzman; kamu, iş dünyası ve üniversite temsilcilerini panelist olarak ağırladı.

Teori ile pratiği bir araya getiren eğitim anlayışıyla Türkiye'nin iş yaşamına en yakın üniversitelerinden biri olan Okan Üniversitesi Tuzla Kampüsünde TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman ve Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan’ın katılımıyla hızlı tren sistemlerinin dünyada ve Türkiye’deki gelişimi irdelendi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın Romanya programının uzaması nedeniyle katılamadığı panele ayrıca TCDD Genel Müdür Yardımcısı İsa Apaydın, Yapı Merkezi Grubu Onursal Başkanı Dr. Ersin Arıoğlu, Tüvasaş Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Muammer Kantarcı, Okan Üniversitesi Uluslararası Lojistik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Güngör Evren, Alarko Taahhüt Grubu Grup Koordinatör Yardımcısı Bülent Akkan panelist olarak katıldı.

Karayolu araçlarının çevreye verdiği zararların en aza indirilmesi amacıyla hızlı tren kullanımının zorunluluk haline geldiğini belirten konuşmacılar, diğer ulaşım sistemlerine göre demiryolunun güvenilirliği üzerinde durdular. Son yıllarda demir yollarına yapılan yatırımların arttığını ancak devam etmesi gerektiğini belirten Okan Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Bekir Okan, “Bir ülkenin gelişmesinin simgesi ulaşımdır. Türkiye maalesef demiryollarında çok zayıf. Marmaray projesi, üçüncü köprü, Gebze-İzmir Otobanı, duble yollar Türkiye’de devrim niteliğinde projelerdir.” dedi ve yolcu kapasitesi ve nüfus açısından hızlı trenin ülkemize ekonomik ve lojistik açıdan yararlarını ifade etti. TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, hızlı trenlerin gelişen ülkelerin prestij projesi olması açısından büyük önem taşıdığını belirterek şuanda üzerinde çalışılan 35 proje olduğunu, projelerin toplam bedelinin ise 25 milyar TL olduğunu aktardı. Eskişehir – İstanbul hızlı tren projesinin 2012 sonu, 2013 başında bitirecekleri müjdesini verdi. Karaman “2016 yılına kadar hedefimiz, yatırımlarımızı sürdürerek Türkiye’de Devlet Demiryolları’nın zararını kara dönüştürmektir.” dedi.

Okan Üniversitesi Mütevelli Başkanı Bekir Okan, başarılı çalışmalarından doları TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman’ı tebrik ederek plaket verdi.

İstanbul geleceğin ‘yaratıcılık merkezi’ oluyor


The Young CUP’la yarının yaratıcıları İstanbul’da buluşuyor. 70 ülkeden gençler, dünyanın en büyük reklam yarışması The CUP kapsamında düzenlenecek Yaratıcılık Zirvesi’ni izleyebilmek için çalışıyor. ‘Sen Olsan Sana Nasıl Ulaşırdın?’ sorusunu en iyi tanıtım fikriyle cevaplayan 100 Türk genci de dünyaca ünlü konukların geldiği zirveyi izleyebilecek.
Küresel ölçekte reklamcılığın şampiyonlar ligi olan ve The CUP olarak anılan Istanbul Intercontinental Advertising Cup, sadece bugünün reklam idollerini değil yarının yaratıcılarını da İstanbul’da buluşturuyor. Beş kıtada 70 ülkeden gençler, The CUP bünyesinde gerçekleştirilecek The Young CUP yarışması ile İstanbul’a gelebilmek ve Yaratıcılık Zirvesi’ni izleyebilmek için kolları sıvadı. Yarışmanın Türkiye ayağında “Sen Olsan Sana Nasıl Ulaşırdın?” sorusunu en iyi tanıtım fikriyle cevaplayan 100 Türk genci de reklamcılığın yıldızlarına dokunma fırsatını yakalayacak.
7-12 Mart tarihleri arasında düzenlenecek Istanbul Intercontinental Advertising Cup (IICAC), İstanbul yaratıcı endüstrisinin dünyaya açılmasını sağlayacak. İstanbul’da bulunan reklam insanları, bu sayede dünyanın dört kıtasından mesleğin duayenlerini ilk kez kendi evinde ağırlamış olacak. Slovenya ve Türkiye Cumhurbaşkanlıkları himeyesinde düzenlenen organizasyon, aynı zamanda Türkiye’nin şimdiye dek gördüğü en büyük küresel reklamcılık olayı haline gelecek.
İlk kez İstanbul’da düzenleniyor
Intercontinental Advertising Cup Yönetimi, hızlı büyüyen ekonomisi, genç nüfusu ve başarılarıyla adını her alanda daha çok duyurmaya başlayan İstanbul’da The Cup kapsamında daha önce gerçekleştirilmemiş bir alt yarışmayı hayata geçirmeye karar verdi. IICAC çerçevesinde düzenlenen ‘The Young CUP’ yarışması, hem yaratıcı endüstrinin hem de geleceğin küresel başarısında önemli rol oynayacak.
Istanbul Intercontinental Advertising Cup Yarışma ve Yaratıcılık Zirvesi’ni kıtalararası genç yaratıcıların buluşma noktası haline getirmeyi hedefleyen The CUP’ın resmi sitesinde yarışma, “Genç yaratıcıların buluşması için çeşitli kültürlerin birbirine dokunduğu, kıtaları birleştiren İstanbul’dan daha iyi bir yer olamaz” sözleriyle duyuruluyor.
10 genç yetenek gelebilecek…
Yarışmanın uluslararası ve yerel olmak üzere iki ayağı bulunuyor. Uluslararası yarışma, Intercontinental Advertising Cup Yönetimi tarafından internet üzerinden oylanıyor. Sosyal ağlar ve The CUP resmi sitesinde başlayan yarışmaya dünyanın her bölgesinden başvuru yağıyor. Gençler, ‘Geleceğin yaratıcılarının İstanbul’da buluşması’ teması üzerinden verilen anahtar kelimeye göre en iyi poster tasarımının sahibi olmak için yarışıyor.
Yarışma sonunda finale kalan 10 genç yetenek, belki de ilk kez görecekleri İstanbul’da unutulmaz bir yaratıcılık haftasıyla ödüllendirilecek. Hafta kapsamına İstanbul’un en iyi reklam ajanslarında çalışmalar ve Istanbul Intercontinental Advertising Cup Yaratıcılık Zirvesi konferanslarına tam katılım da (11-12 Mart) dâhil olacak. İstanbul’dan youtholding grup şirketlerinden the uniclub, Marcom Leo Burnett, DDB&Co İstanbul ve Young and Rubicam The Young CUP’ı destekliyor. Yarışmada küresel başvurular http://apps.facebook.com/youngcup/ adresinden takip ediliyor.
The Young CUP’ın en önemli ayaklarından birini oluşturduğu The CUP’ta ise ana sponsorluğu Ströer Kentvizyon, Co sponsorluğu People Communications üstleniyor. Basın sponsorunun Sabah Gazetesi olduğu yarışmanın resmi sponsoru Ağaoğlu Şirketler Grubu. Organizasyonda oturum sponsoru Avea, ulaşım sponsoru THY, The Young CUP sponsorları ise Unilever ve youth holding şirketlerinden uniclub. Leo Burnett, Manifesto İletişim Danışmanlığı ve Etkinlik Hizmetleri, Bilkom, Reklamcılar Derneği (RD), Reklam Verenler Derneği (RVD) ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) de yarışmayı destekleyen kurumlar arasında bulunuyor.

Gençler nasıl başvuruda bulunacak?
Yarışmanın yerel ayağında amaç, Istanbul Intercontinental Advertising Cup’ı dünya gençleri için küresel yaratıcılık merkezi haline getirirken, yaratıcı Türk gençlerini uluslararası sahneye hazırlamak. Yarışmanın yerel ayağında da yetenek avcılığı yapılacak. Türkiye’nin her yerinden başvuruda bulunabilen gençler, belirli kriterlere göre elenecek. Unilever ve youtholding grup şirketlerinden the uniclub tarafından yürütülen ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) de iletişiminde destek verdiği yarışmaya katılan “taze kreatifler”, “Sen Olsan Sana Nasıl Ulaşırdın?” sorusunu bir yaratıcı mecra önerisi ile cevaplıyor. Jüri tarafından onaylanacak fikirlerin sahipleri IICAC’ta reklam gurularıyla tanışacak 100 şanslı gençten biri olacak. Böylece farklı kıtalardan gelen finalistlerle yılın en büyük yaratıcılık etkinliğinde iletişim kurma ve fikir alışverişinde bulunma şansına sahip olacaklar. 18-27 yaş arası gençleri hedef alan yarışmaya katılacak fikirlerin özgün, yaratıcı, uygulanabilir olması ve geniş kitlelere ulaşabilir özellikte olması bekleniyor. Yarışmaya www.theyoungcup.com adresinden başvurulabiliyor

DENİZ TURİZM BİRLİĞİ TEMSİLCİLERİ,



Türkiye’nin ilk beş altın çıpalı marinası Ataköy Marina, Deniz Turizm Birliği’nin genişletilmiş sektör toplantısına ev sahipliği yaptı. Marinacılık sektörü temsilcileri, 2010 yılını değerlendirip 2011 beklentilerini konuştu.

Marinacılık sektörünün temsilcileri, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hızla gelişen pazarı masaya yatırdı. Deniz Turizm Birliği’nin genişletilmiş sektör toplantısına, Türkiye’nin ilk beş altın çıpalı marinası Ataköy Marina ev sahipliği yaptı. Dernek üyesi olan marina temsilcilerinin katıldığı toplantıda, deniz turizmi ve marinacılık sektörünün sorunları ve sektörü geliştirmek için alınacak tedbirler konuşuldu.
Sektör temsilcileri, 2010 yılına ilişkin değerlendirmelerinden sonra sektörün gelecek yıllardaki performansına ait görüşlerini de paylaştı. Ayrıca toplantıda deniz turizmi sektöründe faaliyet gösteren üye şirketlerin 2010 yılında katıldıkları fuarlarda yaşadıkları sorunlar tartışıldı.

Türkiye’nin devrim yaratan reklamları


Türkiye’nin önde gelen 21 reklamcısı ve akademisyeni Türk reklamcılık tarihinde devrim yaratan 47 reklamı seçti. Liderliği “Bira Bu Kapağın Altındadır” ile büyük ses getiren Efes Pilsen alırken, en fazla reklamı yer alan marka olarak Garanti Bankası öne çıkıyor.
Marketing Türkiye dergisinin yapmış olduğu Türkiye’nin Devrim Yaratan Reklamları araştırması için sektörün önde gelen 21 ismi 47 reklamı unutulmaz ilan ediyor. “Bira bu kapağın altındadır” kampanyasıyla Efes Pilsen en çok tercih edilen reklam olarak dikkat çekiyor.
İkinciliği ise “Çakar çakmaz çakan çakmak” sloganıyla biranda herkesin diline pelesenk olan Tokai takip ediyor. Mavi’nin “Çok oluyoruz”, Zeki Triko’nun ses getiren reklamı “Güneşi özledik” ve Garanti Bankası’nın “Başka bir arzunuz?” kampanyaları ilk beşte yer alıyor.
Marketing Türkiye dergisinin araştırmasına göre tercih edilen 47 reklam kampanyası arasında en fazla reklamı yer alan marka ise yine Garanti Bankası. “Başka bir arzunuz”, “Sucu çocuk” ve “12 dev adam” reklamlarıyla listede en fazla yer bulan marka olarak Ülker, Turkcell ve Yapı Kredi ikişer reklamla takip ediyor.
En çok hatırlanan ilk 5 reklam arasında ise, Derby “Ali desidero”, Arçelik “Çelik serisi”, Turkcell “Selocan”, Garanti Bankası “12 dev adam”, Omo “Kirlenmek güzeldir” yer alıyor. Son günlerde büyük ilgi gören Ali Taran ve Serdar Erener ise listede öne çıkan reklamcılar arasında bulunuyor.
Devrim yaratan reklamların seçici kurulunda; Hulusi Derici (Marka), Ersin Salman (Reklamcılar Derneği Başkanı), Emrah Karpuzcu (Alametifarika), Prof. Dr. Funda Savaş Gün (Marmara Üniversitesi), Kağan İşmen (Fark Yeri), Ahmet Akın (Leo Burnett) gibi isimler dikkat çekiyor

Elazığ’ın geleneksel lezzetleri Rixos Grand Ankara’da tadılacak



Rixos Grand Ankara’nın düzenlediği Elazığ Yemek Festivali 23-26 Şubat tarihleri arasında başkentlilerle buluşacak. Rixos Grand Ankara’nın ödüllü şefi Süleyman Aşçıoğlu ve ekibinin sunumuyla hazırlanan Elazığ yemekleri Brasserie Restaurant’da geleneksel tatları sevenlerin beğenisine sunulacak
Oğuz Boyları’na kadar uzanan geleneksel bir tarihe sahip Elazığ mutfağının leziz yemekleri Rixos Grand Ankara’da başkentlilerle buluşacak. Ödüllü şef Süleyman Aşçıoğlu ve ekibinin özel sunumuyla hazırladığı Elazığ yemekleri, Rixos Grand Ankara Brasserie Restaurant’da 23-26 Şubat tarihlerinde farklı damak tatlarını denemek isteyenlere lezzet şöleni sunacak. Kurutlu çorba, sırım, kofik patlıcan dolma, Elazığ usulü güveç, Harput köfte gibi bölgenin en lezzetli örnekleri açık büfe öğle ve akşam yemeklerinde misafirlerlere sunulacak. Elazığ’a giderek, mutfak kültürünü yerinde araştıran Şef Süleyman Aşçıoğlu’nun Elazığ’dan getirdiği yöreye özgü mutfak araç ve gereçleri de festival süresince otelde sergilenecek.
Kuşluk ve yatsılık
Yemek çeşidi 150’e varan Elazığ'da , üç öğün dışında "Kuşluk yemeği" ve özellikle "Yatsılık" denilen pestil, ceviz, orcik, meyve gibi yiyeceklerin bulunduğu sofralar açılır. Türk mutfak kültürünün izlerini taşıyan geleneksel Elazığ mutfağında, tutmaç, umaç, aşı anamaşı, kara kavurma gibi yemekler halen varlığını sürdürüyor.
Rixos Grand Ankara’daki Elazığ Yemekleri Festivali ile ilgili bilgi ve rezervasyon için (312) 410 55 00 nolu telefon aranabilir.

Başak Eraydın’ın Dünya Çapındaki Başarısı



Rixos Hotels’in desteğiyle Türkiye’yi uluslararası turnuvalarda başarıyla temsil eden milli tenisçi Başak Eraydın, en son ocak ayında Hindistan’da gerçekleşen ITF 18 yaş Gençler Tenis Turnuvaları’nı da başarı ile tamamlayarak Dünya 18 yaş kategorisinde 200’lerden 105 numaraya yükseldi.

Uluslararası Profesyonel Büyük Bayanlar Tenis Turnuvası’nda yarışıp finale kalmayı başarmış 16 yaşındaki ilk Türk milli tenisçi Başak Eraydın, Rixos Hotels’in desteğiyle birlikte Türkiye’de ve yurtdışında büyük başarılara imza atmaya devam ediyor. Son olarak Ocak ayında Hindistan’da düzenlenen ITF 18 yaş turnuvalarını başarı ile tamamladı. Böylece dünya 18 yaş kategorisinde 200’lerden 105’inciliğe yükselerek dünya tenis sıralamasında da başarısını kanıtladı.
Antalya Belek’te 25 Şubat – 5 Mart tarihleri arasında Türkiye Tenis ve Federasyon kaptanları ve tenik direktörleri kontrolünde gerçekleşecek Davis ve Fed Cup kamplarına katılacak olan Başak Eraydın, aynı tarihlerde uluslararası 10.000 USD’lık ITF Circuit turnuvalarında da yer alacak.
Enka Tenis Kulübünde profesyonel spor hayatına devam eden Başak Eraydın, Mart ayında Rixos Hotels desteği ile Uzakdoğu da oynayacağı dört adet 18 Yaş Uluslararası Tenis Turnuvaları’nın antremanlarına şimdiden başladı.

23 Şubat 2011 Çarşamba

CLARA ‘OYUNCAKLAR DÜNYASI’NI NOEL BABA İLE KURTARACAK!




Galleria, hem çocuklar hem de büyükler için düzenlediği etkinliklere ara vermeden devam ediyor. 26 Şubat Cumartesi günü ‘Sihirli Oyuncaklar’ isimli müzikal çocuk oyunu, Galleria’daki Çocuk Sahnesi’nde minikleri bekliyor

Türkiye’nin en önemli buluşma noktası olan Galleria, her haftasonu düzenlediği kültür sanat aktivitelerine devam ediyor. Galleria, her cumartesi günü saat 16:00 itibari ile etkinlik alanında özel olarak kurulan Çocuk Sahnesi’nde Altınok Tiyatrosu’nun deneyimli kadrosunun hazırlayıp sunduğu eğlenceli oyunlarla küçük misafirlerini eğlendiriyor. 26 Şubat Cumartesi günü ‘Sihirli Oyuncaklar’ isimli müzikal çocuk oyunu, her yeni yılın yeni bir başlangıç olabileceğini anlatırken, paylaşmanın, sevginin, arkadaşlığın ve fedakârlığın önemini vurguluyor. Altınok Tiyatrosu, Sihirli Oyuncaklar isimli oyunun bu düşünceyle yola çıkarak çocukların hayal dünyasını geliştirdiğini söylüyor.
Macera dolu oyunu Altınok Tiyatrosu şöyle anlatıyor: “Oyun yeni yılın gelmesine çok az bir süre kala Clara’nın yaşadığı maceraları anlatıyor. Dedesinin oyuncak dükkânında bulduğu eski bir kitap Clara için sihirli bir yolculuğun anahtarı olur. Kötü karakter Fobüs Oyuncaklar Ülkesi’ni ele geçirip Clara’nın dedesini de kitaba hapseder. Clara da dükkândaki oyuncaklarla birlikte Oyuncaklar Ülkesi’ne giderek Noel Baba’yı bulmaya çalışır. Çünkü Oyuncaklar Ülkesi’ni ve dedesini yalnızca Noel Baba ile kurtarabilecektir.”
Miniklerin eğlenceli, konforlu ve renkli saatler geçirmesini amaçlayan Galleria, sahne önüne 250 adet küçük ve her biri farklı renkte sandalye ile dekore etti. Gelişmiş ses ve dekor teknolojileri kullanılan Galleria’da tüm gösteriler etkinlik alanında ücretsiz olarak gerçekleşiyor.
Serhat Kaner ve grubu ile nostaljik pazar

Çocuklar için her hafta yeni bir oyun getiren Galleria, büyükleri de unutmuyor. Her pazar günü saat 15:00- 18:00 arasında büyükler için müzik dinletileri düzenleniyor. Önemli bir hayran kitlesine sahip olan Serhat Kaner ve grubu Stardust Trio, yirmi yıldır sahnelerde opera kökenli, oldies, jazz, r&b, napoliten, rock’n roll, blues ve country tarzında performansları ile boy gösteriyor. Galleria, nostaljik bir pazar geçirmek isteyen herkesi 27 Şubat Pazar günü etkinlik alanına bekliyor.

Şubat ayında elektronikte aradığınız her şey CarrefourSA Hipermarketleri’nde!



CarrefourSA, Şubat ayında tüm hipermarketlerinde elektronik ürünleri almanın “Şimdi Tam Zamanı” diyor

Türkiye’nin en büyük perakende zincirlerinden biri olan CarrefourSA, “Şimdi Tam Zamanı’’ konsept çalışması ile müşterilerine yenilikler sunmaya devam ediyor. Ocak ayında eviniz için aradığınız her şeyi almanın şimdi tam zamanı diyen CarrefourSA, Şubat ayında da elektronik ürünlerde aradığınız her şeyi raflarına taşıyor.
Cep telefonundan televizyona, beyaz eşyadan bilgisayara, fotoğraf makinesinden video kameraya, küçük ev aletlerinden kişisel bakım ürünlerine, ısıtıcılardan oyuncaklara her türlü elektronik ürünün avantajlı fiyatlarla sunulacağı ve çeşitli etkinliklerin yer alacağı CarrefourSA Hipermarketleri’nde alışveriş eğlenceye dönüşecek.
CarrefourSA Hipermarketleri’nde beğeninize sunulan elektronik ürünlerin fiyat ve detaylarına “Şimdi Tam Zamanı’’ katalogundan ulaşabilirsiniz.
CarrefourSA Hakkında
Dünyada modern perakendeciliğin temelini oluşturan Carrefour, Türkiye'de ilk hipermarketini 1993 yılında İçerenköy'de açtı. 1996 yılında da Sabancı Grubu ile iş birliği yaparak CarrefourSA ismini aldı. Bugün Türkiye’de yaklaşık 8000 çalışanı ile Edirne’den Van’a Türkiye’nin 42 ilinde 27 hipermarket ve 220 süpermarket ile müşterilerine en ucuz ve en kaliteli ürünleri sunmak için çalışıyor. Türkiye’de aile bütçesini korumaya alan marka olan CarrefourSA, 17 yıldır, verimli operasyonları ile elde ettiği maliyet avantajlarını müşterilerine aktarmak için düşük fiyat politikasını her zaman tüm mağazalarında uygulamaktadır.

Altınbaş’tan Kadınlar Günü’ne özel göz kamaştıran fırsatlar!


Pırlanta ve altın sektörünün lider markası Altınbaş, göz kamaştıran tasarımları ile 1-31 Mart tarihleri arasında Dünya Kadınlar Günü’ne özel, renkli taşlı ve tüm pırlantalı ürünlerde ilk ürünün yüzde 50’sini alacağınız ikinci üründe hediye olarak sunuyor.
Elmas, pırlantadan ve altından oluşan mücevherlerini farklı hikayeler ve tasarımlarla harmanlayan Altınbaş, 1 – 31 Mart tarihleri arasında renkli taşlı ve tüm pırlantalı ürünlerinde kadınlara özel fırsatlar sunuyor. Özel günlerin vazgeçilmezi olan gösterişli elmas ve pırlanta tasarımları, renk cümbüşü taşlı ve mineli ürünlerden oluşan Altınbaş, kadınları Kadınlar Günü’nde de ışıldamaları için yalnız bırakmıyor.

Rengarenk pırlantalı ürünlerde, Dünya Kadınlar Günü’ne özel iki ürün alana ilk ürünün yüzde 50’si ikinci üründe hediye ediliyor. Kadınların renkli ve özel dünyalarına seslenen bu kampanya 31 Mart tarihine kadar devam ediyor. Göz kamaştıran hediye fırsatları Altınbaş mağazalarında rengini seçmek isteyen tüm kadınları bekliyor.

22 Şubat 2011 Salı

İMOB 2011 İHRACATA DOPİNG ETKİSİ YAPACAK!



Dünyanın en büyük mobilya fuarları arasında yer alan İstanbul Mobilya Fuarı (İMOB 2011) sona erdi. 1 Şubat tarihinde ziyaretçileriyle buluşan 7. İstanbul Mobilya Fuarı İMOB 2011, Türk mobilyacısının dünyaya adını duyurduğu zirve oldu. Geçen yıl 1 milyar 414 milyon dolar olan mobilya ihracatının bu yıl 1 milyar 750 milyon dolara çıkmasında İMOB 2011’in büyük etkisi olacak.

İstanbul Mobilya Fuarı, dünyanın en büyük mobilya fuarları arasında yer aldığını bir kez daha kanıtladı. Dünyanın en büyük 3. mobilya fuarı olma yolunda emin adımlarla ilerleyen fuar, bu ünvana yaraşır bir platform olduğunu kanıtladı. 1-5 Şubat tarihleri arasında düzenlenen İMOB 2011, katılımcıların yüzünü güldürdü.

Düzenlendiği her yıl sektörün gündemine yön veren fuar, 2011 yılında da mobilyaya dair tüm gelişmelerin, yeniliklerin ve fırsatların öğrenildiği yer oldu. ITE Group Plc. Türkiye Ofisi E Uluslararası Fuarcılık (EUF) tarafından, Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) liderliğinde düzenlenen fuar, tüm mobilya profesyonellerine ev sahipliği yaptı. Fuar, 5 gün süresince, 9 salonda, 300’ün üzerinde katılımcısı ve 87 bin 189 ziyaretçisiyle hedefine ulaştı. İMOB 2011 ile ciddi iş bağlantıları yapan mobilya üreticileri, ihracat hedeflerini de büyüttü. Fuar mobilya sektörünün 2010’da 1 milyar 414 milyon dolar olan ihracat rakamlarının bu yıl 1 milyar 750 milyon dolara çıkmasına da yardımcı olacak.
Hükümet yetkilileri de fuarı ziyaret ederek mobilya sektörüne olan güvenini bir kez daha vurguladı. Açılışı İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu tarafından yapılan fuarı, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ziyaret etti. Bakanlar, katılımcıların stantlarını gezip, mobilya sektörünün Türkiye’deki gelişimine tanık oldu ve sektörün sorunlarını dinlediler.

8 salon yetmedi, en büyük mobilya fuarı oldu
Katılımcılardan gördüğü yoğun ilgi sebebiyle 1 salonun daha eklenerek 9 salonla şimdiye kadar yapılan en büyük İstanbul Mobilya Fuarı olma özelliği taşıyan İMOB 2011, yurt içinden olduğu kadar yurtdışından da profesyonelleri bir araya getirdi. Dış Ticaret Müsteşarlığı koordinatörlüğünde ve İstanbul İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği organizatörlüğünde Azerbaycan, Fas, Hırvatistan, İrlanda, İsrail, Japonya, Kenya, Malezya, Moldova, Rusya, Türkmenistan, Ukrayna, Ürdün Ve Yunanistan’dan alım heyeti fuarı ziyaret etti. Bu ülkelerin yanı sıra fuar; Suriye, Ürdün, Lübnan ve Yunanistan’dan heyetler ile dünyanın dört bir yanından ziyaretçileri ağırladı.
Ayrıca yurt içinden pek çok sanayi odası, ticaret odası ve marangoz odaları da fuara toplu ziyaretler gerçekleştirdi. Fuarı ziyaret eden odalar arasında Denizli Ticaret Odası, Eskişehir Ticaret Odası, İnegöl Mobilyacılar Odası, İstanbul Ticaret Odası, İzmir Ticaret Odası, Kayseri Mobilyacılar Odası, Konya Ticaret Odası, Kütahya Ticaret Odası yer aldı.

Tasarımlar Ödülleri sahiplerini buldu!
İMOB 2011 kapsamında her yıl düzenlenen ve geleneksel hale gelen İMOB Mobilya Tasarım Yarışması, bu yıl da fuara heyecan kattı. Yetenek ve hayal gücünün birleştiği pek çok tasarım; İç Mimarlar Odası II. Başkanı Nilgün Çarkacı, Marmara Üniversitesi İç Mimarlık Bölüm Başkanı Prof. Dr. İnci Deniz Ilgın, MSGSÜ İç Mimarlık Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Saadet Aytıs ve Adnan Serbest Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Serbest’ten oluşan jüri tarafından değerlendirildi.
Heyecanlı bir çekişmeye sahne olan Tasarım Yarışması’nın ödül töreni Ebru Akel’in sunumuyla gerçekleşti. Birincilik Ödülleri, Oturma Grubu Kategorisi’nde Doğtaş’ın, Yemek Odası, Genç Odası ve Yatak Odası kategorilerinde Teleset’in, Aksesuar Kategorisi’nde Milano’nun olurken, En İyi Stant Ödülü’nü ise Vanessa aldı.

Zafer Çağlayan hedefi büyüttü
Mobilya’da Türkiye’nin adını dünyaya duyuracak olan “Discover Turkish Furniture” projesi de, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan himayesinde gerçekleşen İMOB Gala Gecesi’nde tanıtıldı. Mobilya tasarımı ve üretimi konusunda dünyanın geldiği son noktayı çok yakından takip eden Türkiye’nin girişimcileri, çok kısa zamanda önemli gelişmeler elde etti. Evrensel kriterlere yaklaşan, dünyanın mobilya alanındaki birinci lig markalarıyla boy ölçüşebilecek ve rekabet edebilecek bir seviyeye gelebileceğinin sinyallerini veren markalar “Discover Turkish Furniture” projesi ile dünyaya açılacaklarını bu gecede duyurdular.
Yabancı ziyaretçilerin de katıldığı gecede konuşan Zafer Çağlayan, mobilya sektöründen Cumhuriyet’in 100’ncü yılı olan 2023 için konulan ihracat hedefini de artırmalarını istedi. Bakan Çağlayan, “Avrupa’nın 6’ncı dünyanın ise 16’ncı büyük ekonomisi haline gelen Türkiye’de mobilya sektörünün 2023 için koyduğu 6 milyar dolarlık hedef 10 milyar dolara çıkmalı. Gelin bu hedefi birlikte gerçekleştirelim” dedi.

Discover Turkish Furniture’ı sektör olarak çok önemsediklerini vurgulayan MOSDER Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Davulcuoğlu ise projesiyi şöyle anlattı: “Bu proje Türk mobilya sektörünün üstünlüklerini tüm dünyaya anlatacak. Tasarımcılarımız trendi tasarımlar yaparken üreticilerimiz hep en iyi fiyatları sunuyor. Yeni teknolojileri dünya ile aynı anda kullanırken tüm büyük pazarların da kalbinde bulunuyoruz. Dünyada her ülkedeki etkinliklerle projemizi anlatmaya çalışacağız.”



İMOB 2011 geniş ürün yelpazesiyle dikkat çekti. İMOB 2011’in katılımcı profilinde modüler ve klasik tarzda modern, avangard, doğal malzemelerin kullanıldığı, neo klasik yatak ve yatak odaları, koltuklar, sandalyeler ve kanepeler, bebek - genç odaları ve mobilya aksesuarları yer aldı.

ING BANK’IN İNTERNET BANKACILIĞI’NA 12 ÖDÜL




ING Bank’ın Kurumsal Web Sitesi ve Web tabanlı uygulamaları, dünya çapında itibarı yüksek yarışmalardan toplam 12 ödül aldı.

Interaktif Medya Konseyi tarafından verilen Interactive Media Awards, Web Marketing Association tarafından verilen WebAwards ve International Davey Awards, ING Bank İnternet Bankacılığı’nı farklı kategorilerde mükemmellikle ödüllendirdi.


Interactive Media Awards’tan “Sınıfının En İyisi” ve “Üstün Başarı” Ödülleri

ING Bank Türkiye web sitesi Interactive Media Awards’ın (IMA) 2010 değerlendirmesinde hem Bankacılık kategorisinde hem de Finansal Servisler kategorisinde 2 ayrı “Sınıfının En İyisi” (Best in Class) ödülüne layık görüldü. Dizayn, içerik, özelliklerin işlevselliği, kullanılabilirlik, standartlara uyum ve cross browser uyumu kriterleri açısından değerlendirilen yarışmada ING Bank web sitesi, 2010 yılının kendi sınıfında en iyi ödülü ile başarısını taçlandırdı.

ING Bank Türkiye web sitesi, Interactive Media Awards’ın Finansal Bilgiler kategorisinde “Üstün Başarı Ödülüne” (The Outstanding Achievement Award) layık görülürken 1Kadin1Erkek1Banka.com mikro sitesi ile de “Üstün Başarı Ödülüne”nü aldı. Konunun uzmanı kişilerden oluşan uluslararası bir jüri tarafından yapılan değerlendirmede, ING Bank hem kurumsal sitesinin hem de mikro sitesinin ödüllendirilmesi ile alternatif dallardada internet mecrasındaki güçlü duruşunu tescil ettirdi.

2004 yılından beri Interaktif Medya Konseyi tarafından verilen Interactive Media Awards her yıl web sitelerindeki dizayn, yenilik ve geliştirme konularında mükemmelliği ödüllendiriyor. 70 farklı kategoride pek çok endüstriyi kapsayacak şekilde oluşturulan ödüle, her yıl 50’ye yakın ülkeden bireysel ve kurumsal başvurular yapılıyor.

Web Marketing Association's WebAward
ING Bank, “Web Marketing Association's WebAward” yarışmasında “Güç size geçti” advergame sitesiyle “Bank Standart Of Excellence” ödülü kazandı.
Web Marketing Association tarafından 1997’den bu yana 96 farklı sektörden web sitesi yapımı konusundaki çalışmalara verilen “WebAward”, interaktif profesyonelliği ön plana çıkartarak firmaların kendilerini, projelerini ve en iyi işlerini dünyaya tanıtma fırsatı sunuyor.


The International Davey Awards’tan yedi ödül birden
“International Davey Awards” yarışması ise ING Bank web sitesini, Finansal Servisler, Profesyonel Servisler ve Ana Sayfa olmak üzere 3 ayrı kategoride, “1 Kadın 1 Erkek 1 Banka” sitesini Finansal Servisler, Bankacılık ve Fatura Ödeme, Mikro Site, Promosyon ve Markalama olmak üzere 4 ayrı kategoride “Silver Award” ödüllerine layık gördü.
Medya, reklamcılık ve pazarlama şirketlerinin başvuruda bulunduğu “International Davey Awards”, yaratıcılığın “Adem”’leri olarak adlandırılıyor ve en prestijli uluslararası ödüllerden birisi olarak görülüyor. International Davey Awards; üyeleri arasında Condé Nast, Michael Kors A.Ş., Disney, Ellen DeGeneres Show, Microsoft, HBO, Monster.com, MTV, Polo Ralph Lauren, Sotheby's Institute of Arts, Victoria's Secret, Howcast ve daha birçok kuruluşun yöneticilerinin üye olduğu Uluslararası Görsel Sanatlar Akademisi tarafından tasdik edilen bir ödül olarak önem kazanıyor.


Bankacılık, yatırım, hayat sigortası ve bireysel emeklilik dallarında faaliyet gösteren Hollanda kökenli ING Grubu dünya çapında bir finans kuruluşudur. 40’tan fazla ülkede bireysel ve kurumsal 85 milyondan fazla müşteriye sahip olan ING Grubu, 105 bin çalışanı ile müşterilerine finansal geleceklerini yönetmeleri için gerekli standartları belirlemede yardımcı olmaktadır. Asya’dan Amerika’ya, Avrupa’dan Avustralya’ya dünya genelinde faaliyet gösteren ING Grubu, 2007 yılında “Interbrand En İyi 100 Marka” sıralamasında 81’inci, “Fortune Global 500” listesinde ise 7’inci, 2009 yılında ise Fortune “En Beğenilen Finansal Kuruluşlar” listesinde 6’ıncı sırada yer almıştır.

ING Grubu, 2007 yılında Oyak Bank’ın yüzde 100 hissesini satın alarak Türkiye pazarına girmiştir. 7 Temmuz 2008 tarihinde faaliyete başlayan ING Bank, 329 şubesi ve 5920 çalışanı ile Türkiye’de bireysel, KOBI ve ticari, kurumsal bankacılık ve özel bankacılık segmentlerinde hizmet vermektedir.

Antalya’nın yeni gözdesi Rixos Downtown Antalya olacak


Rixos Downtown Antalya sezona hazırlanıyor

Antalya’nın simge otellerinden biri olan Sheraton Voyager’ın işletmesini alan Rixos Hotels, tesisi yeni yüzüyle sezonda açmaya hazırlanıyor. Rixos Downtown Antalya adıyla hizmet verecek olan otel, 2035 yılına kadar
Rixos Hotels tarafından işletilecek

Turizm ve otelcilik sektörünün kalite ve hizmet anlayışı ile lider markalarından biri olan Rixos Hotels, Antalya’daki otellerine bir yenisini daha ekledi. Daha önce Doğuş Turizm Grubu’na ait olan Sheraton Voyager’ın işletmesini geçtiğimiz Ocak ayı itibariyle alan Rixos Hotels, tesisi Rixos Downtown Antalya adıyla yaz sezonunda hizmete açacak.
Rixos Hotels tarafından 2035 yılına kadar işletilecek olan Rixos Downtown Antalya’nın renovasyon çalışmalarının Temmuz ayında tamamlanarak, 2011 sezonunda açılması hedefleniyor. Antalya’nın şehir merkezinde yer alan otel; 44 bin m2’lik alana kurulu ve havaalanına 18 km. uzaklıkta yer alıyor. Rixos Hotels; Rixos Downtown Antalya ve geçtiğimiz günlerde işletmesini devraldığı İstanbul’daki ilk şehir oteli Pera Royal Otel ile tesis sayısını 14’e yükseltiyor.
1990 yılında kurulan ve Antalya şehir merkezinin sembollerinden biri haline gelen tesisin Rixos Downtown olarak Rixos zincirine eklenmesiyle birlikte grubun Antalya’daki yatak kapasitesi yaklaşık 7500’e ulaşacak.

Rixos Hotels
2000 yılında kurulan Rixos Hotels, dünyanın en hızlı büyüyen lüks otel zincirlerinden biri haline gelmiştir. Antalya merkezli olarak kurulan Rixos Hotels, Türkiye’nin yanı sıra Hırvatistan, Kazakistan, Ukrayna ve Libya’da 7 lüks resort ile 5 şehir oteliyle hizmet vermektedir. Bulundukları bölgelerde çok özel konumlara sahip olan Rixos Hotels, yaklaşık 6 bin çalışanıyla geleneksel anlayış ile lüks konseptini birleştirerek yenilikçi ve farklı bir misafir ağırlama yöntemi geliştirmiştir. Misafirperverliği, kişiye özel hizmetleri ve zengin mutfağı ile bilinen Rixos Hotels, Amerikan Five Star Diamond Awards, Conde Nast, World Travel Award ve Great Hotels of the World gibi uluslararası otoriteler tarafından defalarca ödüle layık görülmüştür. Doğu ve Orta Avrupa’ya, Akdeniz Sahilleri’ne, Körfez Bölgesi’ne ve Kuzey Afrika’ya odaklanarak, büyümesini hızla sürdüren Rixos Hotels, vizyon ve misyonuyla uluslararası konaklama sektörünün lideri olma yolunda hızla ilerlemektedir.

Okan Üniversitesi “2010 Spor Ödülleri” Sahiplerini Buldu





Okan Üniversitesi Öğrenci Konseyi ve Spor Yönetimi Bölüm Başkanlığı “Türk Sporuna Hizmet Eden Spor Yıldızları”nı seçti. Ödül alan tüm sporcuların katılımıyla gerçekleştirilen törende ödüller sahiplerine takdim edildi.

Türkiye’nin en genç ve dinamik üniversitelerinden olan Okan Üniversitesi, 2010 yılının spor adamlarını ödüllendirerek spora verdiği önemi bir kez daha gösterdi. Okan Üniversitesi Öğrenci Konseyi ve Spor Yönetim Bölümü Başkanlığı, 13 farklı kategoride değerlendirme yaparak, Türk sporuna hizmet veren spor adamlarını seçti. Birçok başarılı sporcunun ve spor adamının 2010 yılı performansı, spora ve topluma katkıları göz önünde bulundurularak yapılan oylamalar sonucunda ödül alacak isimler belli oldu.

Okan Üniversitesi Tuzla Kampüsü’nde yapılan görkemli ödül töreni, ödül alan isimler ve izlemeye gelen misafirlerin yoğun ilgisi ile izlendi. Ödül törenine katılarak, kendisine verilen Onur Ödülü’nü alan Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, Okan Üniversitesi Öğrenci Konseyi ve Spor Yönetimi Bölüm Başkanlığına teşekkür etti. Yaptığı konuşmada spora verdiği destekten dolayı Okan Üniversitesi’ne teşekkür eden Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak, başarıya ulaşanların ödüllendirilmesinin, sporcuların motivasyonlarına sağladığı katkıya değindi. Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda dünya spor gündeminde daha çok yer alacağını söyleyen Özak, başarılı sporcularımız ve organizasyonlarımız ile gurur duyduğunu ifade etti.

Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak’a Onur Ödülü’nü veren Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan, Okan Üniversitesi’nin iş ve spor hayatına bakış açısının her zaman farklı olduğunu, Türkiye’nin dünya sporunda seyirci olmaktan öteye geçerek, aktif yarışmacılık ve ev sahipliği yapmaya başladığını belirtti. Bu tür dünya organizasyonlarına ev sahipliği yapma fırsatını ülkemize sunan Devlet Bakanımız Faruk Özak’a bu değerli çabalarından dolayı Onur Ödülü vermek istediklerini belirtti. Okan; tüm dünyada bir sanayi haline gelen spor, sadece eğlenmek, dinlenmek ve sağlık gibi faydalar sağlamıyor. Spor bir endüstri haline de gelmiştir diyerek, Türkiye’de ilk ve tek olan Spor Yönetimi Bölümü ile sektörün ihtiyacı olan insan kaynağını yetiştirmeyi hedeflediklerini belirtti.

Verdiği hizmetlerden dolayı ödül almaktan mutlu olduğunu ifade eden Spordan sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak; Ekonomik gelişmenin kültür, sanat ve spor olmadan asla tam olarak sağlanamayacağına dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü.
“Türkiye gençliği ya eğitim ya spor ikileminden kurtulmalı. Sağlıklı bir nesil yetirştirmek için sporu ve spor organizasyonlarını sahiplenmeye devam edeceğiz. Şiddeti bertaraf etmenin en güzel yolunun spor yapmak olduğunu düşünüyorum” diyen Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak; Yunanistan’ın ev sahipliği yapmaktan vazgeçmek zorunda kaldığı 2013 Akdeniz Oyunlarının 28 Ocak’ta Mersin’de yapılacağı müjdesini verdi.

On üç kategoride değerlendirilen ve ödül almaya hak kazanan spor adamlarına ödülleri Devlet Bakanı Faruk Özak, Okan Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Bekir Okan, Okan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şule Kut ve Spor Yönetimi Bölümü Başkanı Yard. Doç. Dr. Lale Orta tarafından verildi. Okan Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Bekir Okan, Aziz Yıldırım, Turgay Demirel, Alexandro De Souza ve Fenerbahçe Spor Kulübü’ne ödüllerini verdi. Her ödülden sonra kısa bir konuşma yapan Okan, “2010 Yılı Spor Adamları ödülleri dolayısıyla değerli isimleri üniversitemizde buluşturmaktan ve ağırlamaktan Okan Üniversitesi olarak çok mutluyuz.“ dedi.
“Yılın takımı” Basketbol A Milli Takımı ile Yılın Spor Gazetecisi ve Programcısı Şansal Büyüka ödüllerini Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak’ın elinden aldılar.
Fenerbahçe Spor Kulübü adına konuşma yapan Aziz Yıldırım, eğitim ve sporun birey-toplum hayatına yön verdiğini, sorumluluklarının çok büyük olduğunu belirtti. Konuşmasına Okan Üniversitesi öğrencilerine teşekkür ederek son veren Aziz Yıldırım, Okan Üniversitesi’nin pırıl pırıl gençlerinin ödülüyle çok mutlu olduklarını söyledi.

Ödül almaya hak kazanan spor adamları ve ödüllendirilme gerekçeleri aşağıdaki gibidir:


OKAN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ KONSEYİ SPOR ÖDÜLLERİ

Onur Ödülü – Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Özak
“Onur Ödülü”ne Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak layık görüldü. Birbiri ardına gerçekleşen ve gerçekleşecek olan FİBA 2010 Dünya Şampiyonası, 2011 Dünya Üniversitelerarası Kış Oyunları ve 2011 Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları gibi uluslararası organizasyonlara olan katkısı ve ilgili çalışmaları nedeniyle Okan Üniversitesi öğrencileri tarafından “Onur Ödülü”ne layık görülen Bakan Özak, Türk eğitim sisteminde “beden eğitimi dersi”ne gerekli ilgiyi göstererek senelerdir gözden kaçan bir sorunu çözmek için gerekli adımları attı. Özak, spor kulüplerinin büyük problemi olan “dernek statüsü” konusunda yeni düzenleme ile ilgili çalışma başlatarak okul sporunun Gençlik ve Spor Müdürlüğü tarafından yürütülmesi konusuna imza attı. Gençlik Ajansı kurulması için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yasa tasarısı önerisi gönderdi. Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Nafiz Özak; aktif, başarılı, kalıcı ve çözüm üreten çalışmalarından dolayı onur ödülü ile ödüllendirildi.

Yılın Futbolcusu Ödülü – Alexandro De Souza
Yılın Futbolcusu Ödülü Alexandro De Souza’ya verildi. Alex, yapılan istatistiklere göre ülkemizde en başarılı ve en çok sevilen futbolcudur. Alex, 2010 yılında Fenerbahçe Spor Kulübü’nde lig tarihinde yüz gol barajını geçen ve tek takımda bu başarıyı yakalayan ilk yabancı futbolcu ünvanına sahiptir. Fenerbahçenin Süper Lig tarihinde kariyerinin 3000.ci golünü atması, göstermiş olduğu istikrar, çalışma azmi, ailesi, yaşamı ve futbolda örnek oluşturacak sporcu geçmişi ile “Yılın Futbolcusu” olarak seçildi.



Spora Hizmet Ödülü – Aziz Yıldırım
Aziz Yıldırım, “Spora Hizmet Ödülü” ile ödüllendirildi. Yıldırım, Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu Başkanı olarak kulübün faaliyet gösterdiği tüm dallarda amatör – profesyonel ayrımı yapmaksızın her şubeyi takip eder, önem ve destek verir, yatırımlar yapar. Aziz Yıldırım tüm dallarda hizmet, centilmenlik ve başarı hedefi ile yola çıkıp bunu gerçekleştirmesi, özverisi, cömertliği, fedakarlığı ve örnek kişiliği nedeniyle Okan Üniversitesi Öğrenci Konseyi tarafından “Spora Hizmet Ödülü”ne layık görüldü.

Yılın Takımı Ödülü – A Milli Basketbol Takımı
Ülkemizde başarıyla gerçekleştirilen 2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’nda Dünya devlerine karşı verdikleri mücadeleyle elde ettikleri dünya ikinciliği nedeniyle Türk halkını gururlandıran ve sevinç gözyaşları döktüren A Milli Basketbol Takımı “Yılın Takımı Ödülü”nü almaya layık görüldü.

Yılın Teknik Direktörü – Bogdan Tanjevic
2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’nda Basketbol Milli Takımının elde ettiği dünya ikinciliği, geçmişte çeşitli ülkelerde çalıştırdığı takımlarla elde ettiği başarıların tesadüf olmadığını gösterdi. Geçirdiği büyük rahatsızlıklara rağmen özverisi, tecrübesi, bilgisi ve başarı inancını Milli Takıma da uygulayarak Türk halkını ve spor kamuoyunu mutlu etmesi ve örnek olmasında en büyük pay sahibi olması sebebiyle Tanjevic “Yılın Teknik Direktörü” ödülüne sahip oldu.

Yılın Teknik Direktörü – Ertuğrul Sağlam
Süper Lig tarihinde şampiyonluk kazanan dört büyük takım dışında ilk defa bu başarıyı kazanan Bursaspor’un teknik direktörü olan ve başarısı Türk antrenörlerine örnek oluşturan Ertuğrul Sağlam, “Yılın Teknik Direktörü” seçildi.

Yılın Hakemi – Cüneyt Çakır
Cüneyt Çakır, genç yaşına rağmen sporun ve futbolun ruhunu kavradı. Ailesinden de gelen zengin tecrübe kaynaklarını aydın kişiliğiyle harmanlayan Çakır’ın, hakemliğin özlenen çıkışına rehberlik etmeye en yakın aday olduğu kamuoyunca kabul görüyor. Uzun yıllar Şampiyonlar Ligi’nde maç yöneten ve spor otoriteleri tarafından da geleceğin en parlak futbol hakemi olarak gösterilen Çakır “Yılın Hakemi” ödülü ile ödüllendirildi.

Yılın Sporcusu – Elvan Abeylegesse
2010 Avrupa Atletizim Şampiyonasında 10 bin metrede altın ve 5 bin metrede de gümüş madalya alarak Türk halkını mutlu etti ve gururlandırdı. Bir koşusunda ayakkabısı ayağından çıkan Etiyopyalı rakibine, koşabilmesi için kendi ayakkabısını vererek örnek olan ve Dünya Fair Play ödülü olan Elvan, başarısı, centilmenliği ve spora yaptığı eşsiz katkılarla “Yılın Sporcusu” ödülüne layık görüldü.

Yılın Spor Kulübü – Fenerbahçe Spor Kulübü
Yıl boyunca yapılan çeşitli taramalar ve incelemeler sonucunda profesyonel ve amatör şubelerinde aldıkları kupalar ve madalyalar, elde edilen başarılar göz önüne alınarak Türk sporuna ve spor kamuoyuna örnek oluşturan, “Yılın Spor Kulübü” ödülüne Fenerbahçe Spor Kulübü layık görüldü.

Yılın Spor Kanalı – NTV Spor
Sporun sadece futbolla sınırlı olmadığını, fair play ruhunun ve mücadelenin tüm topluma benimsetilmesindeki titiz çalışmalarıyla, raiting kaygısından uzak, çeşitli belgeselleriyle vizyon ve sevgi kazandırmayı ilke edindi. Diğer spor dallarının da önemini izleyicilerine hatırlatan, sevdiren ve bu toplumun özlediği bir uslüp ve seviyede yayın gerçekleştiren bir kanal olan NTV “Yılın Spor Kanalı” ödülünü almaya hak kazandı.

Yılın Spor Kanalı Yöneticisi – Fuat Akdağ – NTV Spor Genel Yayın Yönetmeni
Fair play ruhunun spora ve topluma benimsetilmesini sağlayan, çeşitli spor belgeselleriyle vizyon ve sevgi kazandırmayı ilke edindiren Akdağ, tüm spor dallarını sevdirmesi ve bunu toplumun özlediği seviyede gerçekleştirmesi nedeniyle “Yılın Spor Kanalı Yöneticisi” ödülüyle ödüllendirildi.

Yılın Yorumcusu – Rıdvan Dilmen – Güntekin Önay
Rıdvan Dilmen ve Güntekin Önay, futbol ve sporseverler tarafından en çok izlenen, geçmişteki bilgi birikimleri ve değerli bilgilerinden yararlanarak spekülasyondan uzak, seviyeli, dikkatli yorumlara dayanan örnek bir program yapıyorlar. Dilmen ve Onay “Yılın Yorumcusu” ödülüne layık görüldü.

Yılın Spor Gazetecisi ve Programcısı – Şansal Büyüka
Büyüka, uzun yıllar gazeteci ve yönetici olarak spora hizmet etti. Ailesi, kişiliği, üslubu, ustalığı, bilgi birikimi ve yorumlarıyla Türk halkının ve spor kamuoyunun haklı güvenini kazandı. Yürüdüğü yolda örnek oluşturan, TV’de yapmış olduğu programlarında seviyesi, üslubu, sporun nabzını tutan eşsiz yorumları ve çekinmeden doğruları yazan, yaptıklarının arkasında duran gazeteci-yazar-programcı ve yönetici kimliğiyle Şansal Büyüka “Yılın Spor Gazetecisi ve Programcısı” ödülünü almaya layık görüldü.

Yılın Spor Adamı – Turgay Demirel
2010 Dünya Basketbol Şampiyonası’nın ülkemize kazandırılması ve başarılı bir şekilde gerçekleştirilmesinde, ülkemizin dünyaya tanıtılmasında aktif, başarılı hizmetlerde bulunması, azimli, başarılı çalışmalarıyla Basketbol Milli Takımı’nın dünya ikincisi olmasındaki katkıları nedeniyle Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel, “Yılın Spor Adamı” seçildi.

Istanbul Intercontinental Advertising Cup, reklamın devlerini şehre getiriyor!





Küresel ölçekte reklamcılığın şampiyonlar ligi, bu yıl İstanbul’da düzenleniyor. Marketing and Management Institute - MMI Türkiye organizasyonuyla 7-12 Mart tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan Istanbul Intercontinental Advertising Cup (IICAC), 2010 yılında dört kıtada uluslar arası yarışmalarda ödül kazanan işler arasından “en iyilerin en iyisini” seçecek. Kısa adıyla “The CUP” olarak anılan yarışma aynı zamanda Türkiye’de şimdiye kadar düzenlenen en büyük uluslararası reklam yarışması olma özelliğini de taşıyacak.

Kısaca “The CUP” olarak adlandırılan Kıtalararası Reklamcılık Kupası (Intercontinental Advertising Cup), 2011’de kıtaları birleştiren İstanbul’a geliyor. Istanbul Intercontinental Advertising Cup (IICAC) adıyla düzenlenecek yarışma, T.C. Cumhurbaşkanlığı ve Slovenya Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Marketing Türkiye & MMI organizasyonuyla gerçekleşecek. İstanbul, bu organizasyonla birlikte reklam ve yaratıcılığın da başkenti olmak için önemli bir adım atmış olacak.
Yerel kültürü kucaklayan küresel reklam yarışması The CUP, 2007’de dört farklı yarışmanın birleşmesiyle doğdu. Türkiye’deki temsilciliğini Mar¬keting Türkiye’nin üstlendiği Orta ve Doğu Avrupa’nın en büyük reklam yarışması Golden Drum ve diğer bölge yarışmaları; AdFest (Asya Pasifik), FIAP (Latin Amerika) ve Art Directors Club Europe’un kazananları, doğrudan The CUP adayı oluyor ve bu kez kürenin en iyisi olmak için yarışıyor.
Öte yandan reklam sektörünün yaratıcı liderlerini belirleyen ve reklamcılığın “Beyaz Kitabı” diye bilinen The Gunn Report’un dünya prömiyeri de IICAC’ta yapılacak. Jüri oylamalarının ardından 11-12 Mart tarihlerinde dünyaca ünlü konuşmacılarla bir ‘Yaratıcılık Zirvesi’ düzenlenecek. Reklam sektörüne katkılarından dolayı Sir unvanı alan tek reklamcı Sir John Hegarty ve Avrupa Nükleer Araştırma Merkezi CERN’den teorik fizikçi John Ellis gibi isimler de organizasyonda konuşmacı olarak yer alacak.
Yaratıcı dehalar İstanbul’da
İçlerinden bazı isimlerin ‘Yaratıcılık Zirvesi’ konuşmacısı olarak da etkinliğe katılacağı ve Türkiye reklam dünyasında büyük ses getirecek olan jüri üyeleri belirlendi. 7-10 Mart tarihleri arasında Istanbul Intercontinental Advertising Cup için odaya kapanacak olan bu isimler, İstanbul’un şimdiye kadar bir yarışma jürisi olarak bir arada gördüğü en önemli küresel reklamcılardan oluşuyor.
Berlin School of Creative Leadership Worldwide Başkanı Michael Conrad, Loducca Publicidade Başkanı Celso Loducca, BBDO Arjantin Başkanı Carlos Perez, Art Directors Club of Europe (ADC*E) Başkanı Franco Moretti ve ADFEST Siber Jüri Başkanı ve Droga5 Dijital Direktörü Brett Mitchell, ADC*E Yönetim Kurulu Kurucu ve CEO’su Johannes Newrkla, Naga DDB Yaratıcı Yönetici ve Başkan Vekili Ted Lim, Contract Advertising Yaratıcı Yönetmen ve Başkanı Ravi Deshpande, Argonauten G2 Yaratıcı Başkanı Jan Pautsch, Spillmann/Felser/Leo Burnett Zürich Kreatif Direktörü Martin Spillmann ve Türkiye’de DDB&CO Istanbul Yaratıcı Yönetmeni ve Başkanı Karpat Polat’ın da aralarında olduğu yarışma jürisi reklamcılığın bir numaralı isimlerinden oluşuyor.
Yerel kültüre destek

The CUP’ı diğer reklamcılık yarışmalarından ayıran bir özelliği de yerel yaratıcılığa verdiği önem. Küreselleşmenin neden olduğu “aynılıkların” önüne geçmek, yerel farklılıkların, yerel kültürlerin ve temel insan değerlerinin önemini vurgulamak öncelikli misyon kabul ediliyor. Bu yönüyle diğer yarışmalarla yarışmayan Kupa, yerel yaratıcılığı yine kendi yerel değerleri içinde küresel bir ölçekte değerlendirilme imkânı oluşturuyor. Yarışmanın yaratıcıları bu anlayışı “Genius Loci” yani “Mekanın Ruhu” kavramıyla özetliyor ve aday işlerde öncelikle bu ruhun peşine düşüyor.
‘Yarının yaratıcıları’ da buluşacak
4 kıtadan yaratıcı fikirleri bir araya getiren ve en iyilerin en iyisini seçen The CUP, ’yarının yaratıcılarını’ da bir araya getirmeyi hedefliyor. IICAC kapsamında düzenlenecek ‘Young CUP’ yarışmasının ardındaki fikir, Istanbul Intercontinental Advertising Cup yarışma ve zirvesini, kıtalararası genç yaratıcıların buluşma noktası haline getirmek. İstanbul’da yapılacak genç yaratıcılar zirvesi için en iyi tanıtım fikrini sunanlar, unutulmaz bir yaratıcılık haftasıyla ödüllendirilecek. Buna hafta kapsamına İstanbul’un en iyi reklam ajanslarında çalışmalar ve Istanbul Intercontinental Advertising Cup konferanslarına tam katılım da (11-12 Mart) dâhil olacak. Türkiye genelinden seçilmiş 100 üniversite öğrencisi de Uniclub desteğiyle reklamcılığın devlerini dinleme ve farklı ülkelerden gelen gençlerle yaratıcılık paydası üzerinden diyalog geliştirme fırsatı bulacak.
30 binden fazla başvuru değerlendiriliyor
“Yerelden ilham alan küresel yaratıcılık” vurgusu sebebiyle yerel reklamcıların The CUP’ta, bir Cannes Lion veya Clio’ya göre şansları çok daha yüksek. Jüri oturumları sırasında her CUP adayı iş tercüme ediliyor ve iyice anlaşılmazsa o bölgenin jüri üyeleri tarafından diğer jüri üyelerine açıklanıyor.
Her yıl 30 binin üzerinde başvuru kıtasal ölçekte değerlendirildikten sonra, bunlardan binlercesi kıtalararası kısa listeye kalmaya hak kazanıyor. 200’e yakını aday olurken, sadece 38 ajans bu prestijli Gümüş Kupayı evine götürebiliyor. İçlerinden sadece biri ise galiplerin galibi olup “The Grand Cup” sahibi oluyor.
Istanbul Intercontinental Advertising Cup’ta, MMI ve Marketing Türkiye ev sahipliğinde dünyanın dört kıtasından kazanan işleri oylamak için çalışmalara başlayacak olan jüri, dört günlük yoğun oylama sü¬recinin ardından 12 Mart’ta yapılacak bir törenle kazananları açıklayacak.

The CUP’ta ana sponsorluğu Ströer Kentvizyon, Co sponsorluğu People Communications üstleniyor. Medya sponsorunun Sabah Gazetesi olduğu yarışmada Leo Burnett, Manifesto İletişim Danışmanlığı ve Etkinlik Hizmetleri, Uniclub, Reklamcılar Derneği (RD), Reklam Verenler Derneği (RVD) ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) de yarışmayı destekleyen kurumlar arasında bulunuyor.

Daha detaylı bilgi için:
http://www.marketingturkiye.com/yeni/Haberler/TheCup
http://www.thecupawards.com
‘Küresel yaratıcı endüstriyi’ Türkiye’ye davet eden video için:
http://www.marketingturkiyetv.com/

EK:
Jüri Başkanı: Celso Loducca, Loducca Publicidade Başkanı, Brezilya
Loducca 1984’te, şimdi Ogilvy olan Standard’ta kariyerine başladığında reklam yazarıydı. Daha sonra Young&Rubicam, Talent ve W/Brasil’de çalıştı. 1995’te Frank Lowe ile Lowe Loducca’yı hayata geçirdiler. Ulusal ve uluslar arası bütün önemli ödülleri alan Celso Loducca’nın kolunun altında kupayla döndüğü yarışma ve festivaller arasında Cannes, New York, London, D&AD, FIAP, El Ojo de Iberoamérica, Prêmio Abril, Profissionais do Ano, Clube de Criação de S.Paulo’yu sayabiliyoruz. Brezilya ve dünya reklamcılığının lider isimlerinden olan Loducca’nın şu anda birlikte çalıştığı bazı müşterileri ise Peugeot, Ambev, Red Bull, GVT/Vivendi, Bridgestone/Firestone, Leroy Merlin.
Michael Conrad, Berlin School of Creative Leadership Worldwide Başkanı, Zürih
Leo Burnett Worldwide’ın dünyanın en iyi ajans network’ü seçilmesinde (2000) ve en çok ödül alan ajans network’ü olmasında (2001 Gunn Report) Michael Conrad’ın parmağı var. Onun yaratıcı liderliği altında 27 Leo Burnett ajansı kendi ülkelerinde, hem de birden fazla kez, ‘yılın ajansı’ seçildiler. 1968’de Frankfurt’ta Young&Rubicam’da reklam yazarı olarak kariyerine başlayan Conrad, kısa süre sonra yaratıcı yönetmen olarak Ogilvy&Mather’a geçti. Ardından da burada birlikte çalıştığı Walter Lürzer ile TBWA Frankfurt’u kurdular. 1975’te kurdukları Lürzer’le “Yılın Ajansı” ödülü dışında çok sayıda “Yılın Kampanyası” ödülleri de onların oldu. 1982’de emekliye ayrılan ortağının ardından ajansının ismini Michael Conrad&Leo Burnet’e çeviren Conrad, 1986 yılında Leo Burnett International’ın CCO’suydu. 1996’da ise reklam dünyası onu Leo Burnett Worldwide’ın CCO ve Vekil Başkanı olarak gördü. Cannes, AdFest, Clio, Golden Drum gibi pek çok uluslar arası reklamcılık festivalinin jürisinde yer alan Conrad, emekliliğini yaratıcı liderliğin standartlarını yükseltmek için çalışarak geçiriyor.
Franco Moretti, Art Directors Club of Europe (ADC*E) Başkanı, İtalya
İtalya’da mimarlık eğitimi alsa da kariyerine Avustralya’da reklamcı olarak devam etti. 1972’te Milano’da Mc Cann Erickson’a dahil oldu ve 1979’da New York’a taşındığında küresel Coca Cola reklamlarının da yaratıcısı olan uluslar arası yaratıcı ekibin kurucularından biriydi. 1982’de geri döndüğü Milano’da Milka Pogliani ile birlikte Yönetici Yaratıcı Yönetmenler olarak üç İtalyan McCann ofisini dünya ölçeğine çıkardılar. 1990’da Kıdemli Başkan Yardımcısı olduğu McCann Worldwide’da aynı zamanda Avrupa yaratıcı Yönetmenliği’ni yürüttü. Leo Burnett’e CCO olarak katıldığı 1996, ajansın tüm İtalyan ajanslar içinde en prestijli konuma yükseldiği yıl oldu. 2001 yılında ajansın Grup Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığına getirildi. Franco Moretti en önemli uluslar arası reklamcılık yarışmalarının üyesi veya başkanı olarak da rol üstleniyor. Bugün, Art Directors Club of Europe Başkanı ve kamu hizmeti iletişiminde kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan Pubblicità Progresso Foundation ‘ın yönetim kurulunda. Milan Politecnico ve IULM University of Communication Sciences’ta dersler vermeye de devam ediyor.
Johannes Newrkla, ADC*E Yönetim Kurulu Kurucu ve CEO’su, Avusturya
25 yıl önce reklamcılık kariyerine başlayan Newrkla, Viyana merkezli Bluetongo’nun kurucu ve CEO’su. Hem mimarlık hem pazarlama alanında akademik çalışmalarıyla iki alanın dengesinde ustalaşan Johannes Newrkla, 20 yıl boyunca Avusturya’nın o dönemki en iyi ajansı olan Demner, Merlicek & Bergmann’da her iki alanda da görev yaptı. Bluetango, ülkenin ilk uluslar arası network ajansı. Mobilkom Austria, Donau-Insurance gibi müşteriler için Viyana’daki ekiple birlikte çalışanlar arasında Londra’dan stratejik planlamacılar, Amsterdam, Hamburg, Zürih, Kopenag’tan yaratıcılar var. Newrkla’nın European Art Directors Club gibi bir oluşumun başkanlığına seçilmesinin sebebi kendi profesyonel reputasyonu. Şimdiye kadar Mazda, Avusturya’nın en büyük mobilya cı zinciri Kika and Lutz ve yine ülkenin en büyük ev ürünleri firması Mischek gibi firmalar için yarattığı kampanyalarla kazandığı çok sayıda ulusal ve uluslar arası ödülü bulunuyor.
Brett Mitchell, ADFEST Siber Jüri Başkanı ve Droga5 Dijital Direktörü, Avustralya
Jüri’nin meslek dönüşümü açısından en müstesna ismi Mitchell, kariyerine reklamcılıkla değil müzikle başladı. Avustralya’nın ünlü elektronik müzik gruplarından Boxcar ile 3 albüm yapıp, ABD Dans Müziği listelerinde 3 kez ilk 10’a girdi. Depeche Mode, New Order, Pet Shop Boys gibi gruplarla turnelere çıktı. Şu anda Avustralya’nın en saygın plak şirketlerinden olan Thunk Recordings’i kurdu ve OVEN Digital’de online developer olmak üzere New York’a uçtu! Sonunda bu şehirde Siber reklamcılık alanındaki yeteneğini keşfeden Brett Mitchell’ın geliştirdiği HipHop portalı Hookt.com ve www.dcn.com, OneShow’un ödüle layık gördüğü işler arasındaydı. Hookt.com’un aynı zamanda birer Cannes Lion ve Nettie ödülleri var. Avustralya’ya dönüş yapan Mitchell şu anda Spin Communications’ta Yönetici Yapımcı olarak Coca Cola, Disney, Lee Jeans ve Microsoft Xbox gibi markalara yön veriyor.

Ted Lim, Naga DDB Yaratıcı Yönetici ve Başkan Vekili, Malezya
Malezya’nın en yetenekli ve çok sevilen yaratıcı yönetmeni Lim, başında bulunduğu Naga DDB’yi ülkenin en çok ödül alan yaratıcı dinamosu haline getiren isim. Ajans onun yönetiminde Malezya’nın ilk D&AD Yellow Pencil ödülünü ve çok sayıda Cannes, Clio, The One Show,AWARD, AdFest ve Effies heykelciklerini gördü.
Ravi Deshpande, Contract Advertising Yaratıcı Yönetmen ve Başkanı, Hindistan
Gökdelenler yapmak isterken kendini markalar inşa ederken bulan Ravi Deshpande, 1985’te ilk işine, Mumbai ajanslarından Clarion’un sanat departmanında başladı. Philips gibi müşterilerle çalışırken yaratıcılığını sınırladığını düşünerek ayrıldığı ajanstan Ogilvy&Mather Bengaluru’ya geçiş yaptı. Burada gazete için yaptığı ve Ogilvy’nin doğrudan satışın kuralları üzerine sözlerini kullandığı bir işi, bizzat David Ogilvy tarafından beğenilerek imzalanmış. Daha sonra katıldığı Contract isimli ajansla kazandığı Cannes Bronz Aslanı, ülkeye ilk giren aslanlardan. Deshpande’nin ‘yeni medya’da üretme arzusu, onu Euro RSCG ile birlikte Lemon’ı kurmaya kadar götürdü ve Cadbury, INOX Multiplexes, Standard Chartered Mutual Funds, BBC World gibi markaları müşterileri arasına kattı. Yeniden Conract’e dönen Ravi Deshpande, Asya’nın reklamcılık alanında akla gelen ilk isimlerinden biri.
Carlos Perez, BBDO Arjantin Başkanı, Arjantin
Latin Amerika’nın son yıllardaki en ünlü yaratıcı yönetmenlerinden biri olan Perez, BBDO Arjantin’i 2 yıl içinde The Gunn Report’un 22’nci sırasına çıkaran adam. Onun yönetiminde Cannes, Clio, D&AD, One Show ve FIAP ödüllerinin de müdavimi olan ajans, yerel bir reklamcılık festivali olan El Diente’de dört yıl üst üste “Yılın En İyi Ajansı” seçildi. LG Electronics, Nike, PepsiCo, Sancor, DaimlerChrysler gibi firmalarla çalışan ajansın başkanı, Latin Amerika reklamcılığının daha taze ve cesur olduğunu düşünüyor.



Jan Pautsch, argonauten G2 Yaratıcı Başkanı, Almanya
2009 yılında Alman IPTV Ödülleri’nde “En Yaratıcı Tasarım ve Kullanışlılık” kategorisinin jüri üyesiydi ve 2010’da da “En İyi Tasarım” ödülü için The Hive Awards’ta oyladı. Aralarında Lead awards, Art Directors Club Global ve New York Festival’in de bulunduğu reklamcılık festivallerinden 30’un üzerinde uluslar arası ödülü bulunan Jan Pautsch, Allianz, Coca Cola, La Prairie, Volkswagen ve Berlin Flarmoni Orkestrası gibi müşterileri için dijital kampanyalar tasarlıyor. argonauten G2’deki işi ve ardı ardına yer aldığı kolektif sanat işlerinin yanında Berlin’deki Beuth Üniversitesi’nde Medya tasarımı dersleri veriyor, büyük konferanslarda konuşmacı olarak yer alıyor.
Karpat Polat, DDB&CO Istanbul Yaratıcı Yönetmeni ve Başkanı, Türkiye
Karpat Polat reklamcılık kariyerine 1998’de JWT’de başladı. Sonraki yıllarda Medina Turgul DDB’de bir süre çalışan Polat, birçok uluslararası ödül kazandı. 2006 yılında ise DDB&Co’nun İstanbul ofisinin başına geçti. Uluslararası reklam yayını Luerzer’s Archive dergisinin sıralamasına göre, “Dünyanın En İyi İlk 10 Reklam Yazarı” arasında yer aldı. Ajansı geçtiğimiz yıl Cannes Lions’da Yılın Reklam Ajansı kategorisinde üçüncülüğü aldı. Reklamcılığa 1997’de Manajans/Thompson’da başladı. Medina Turgul DDB ve Rafineri’yle devam eden kariyerini dünyanın başka bir yerinde devam ettirmeye karar verdi ve Brezilya’da, DDB grubu bünyesindeki dünyanın en önemli ajansları biri olarak gösterilen DM9’a gitti. İki yıl çalıştığı ajansı DM9 DDB Sao Paulo’da da birçok kez ödüle layık görüldü. Polat, Cannes Lions’da hepsi farklı kategorilerde üç kez Cannes Aslan’ı kazanmanın yanı sıra pek çok kez finale kaldı. Kazandığı başarılar sayesinde Türkiye reklamcılığı uluslararası arenada konuşulur hale geldi. Ona göre de yurtdışında Türkiye ekonomisinin ve reklamcılığının geldiği nokta, yeni yeni anlaşılmaya başlanıyor.
Martin Spillmann, Spillmann/Felser/Leo Burnett Ortak/Kreatif Direktör, Zürih
Martin Spillmann, Zürihte yer alan Spillman/ Felser/Leo Burnett’in kurucusu ve Baş Yaratıcı Yönetmeni’dir. Spillmann, Zürih Sanat Üniversitesi’nde grafik, sanat ve tasarım derecesiyle mezun oldu. İsviçre ve New York’ta Sanat ve Yaratıcı Direktör olarak çeşitli yaratıcı reklam ajanslarında çalıştı. 2002 senesinde ortağı Peter Felser ile İsviçre’nin önde gelen reklam ajanslarından (iş hacmi ve repütasyon anlamında) biri olan Spillmann/Felser/Leo Burnett ajansını kurdular. Martin Spillmann , Avrupa ve İsviçre Sanat Direktörleri Kulübü’nün hem yönetim kurulu üyesi hemde atanmış başkanı. Martin Clio’s, Eurobest, The CUP ve ADC Europe’ta, aynı zamanda Promosyon &Aktivasyon , Medya kategorilerinde Cannes’da sekiz ödül kazandı. Aynı zamanda hakla ilişkiler ve filmde altın ödülüne hak gördü. Cannes Lions ve üç kez Clio Ödülleri’nde ulusal ve uluslararası birçok yarışmada jüri üyeliği görevini üstlendi. 2004 senesinde “Yılın Reklam Adamı” olmaya hak kazandı. Halen Zürih’te bulunan ADC-Yaratıcı Okulu’nun eğitmenlerinden biri.

10 Şubat 2011 Perşembe

Ağaoğlu My Resort Hotel’e Otelpuan Özel Ödülü



Otelpuan.com’un 3. Altınpuan ödüllerinde Ağaoğlu My Resort Hotel özel ödül almaya hak kazandı.
Ets grup tarafından kurulan “otelpuan.com Altınpuan Ödülleri” üçüncü kez sahiplerini buluyor. Tatilcilerin birikimlerini aktarmak, bilgi vermek ve tatile gideceklere yol göstermek amacıyla görüşlerini paylaştıkları internet sitesi otelpuan.com, 185 bin kişi tarafından oylandı. Oylama sonucunda bin 954 turizm tesisi arasında en çok tercih edilen, en yüksek puanı alan ve fiyat performans oranından en çok memnun kalınan tesisler arasında Ağaoğlu My Resort Hotel “Özel Ödül” ile ödüllendirdi.
Ağaoğlu My Resort Hotel Genel Müdürü Murat Türker, “Öncelikle konuklarımızın oylarıyla bu kadar tesis arasından seçilmek bizim için çok önemli. Özel ödül almamızın sebebi olarak ‘misafir odaklı hizmet anlayışı’ yaklaşımımızın belirtilmesi de gurur verici. Ağaoğlu markasına yakışır hizmet anlayışımız ile hem Türkiye’de hem de uluslararası platformlarda aldığımız ödüller ile başarımızı kanıtlamaya devam edeceğiz” diye belirtti.
Ağaoğlu My Resort Hotel Genel Müdürü Murat Türker ödülü, 10 Şubat’ta gerçekleştirilecek törenle alacak.

8 Şubat 2011 Salı

DÜNYANIN EN ÖNDE GELEN LİSANS ŞİRKETLERINDEN SANRİO 50. YAŞINI KUTLUYOR


SANRIO’NUN YILDIZ KARAKTERİ, HELLO KITTY VE DiĞER POPÜLER KARAKTERLERİ; MY MELODY, KEROPPI, BADZT MARU, KUROMI VE DAHA BİRÇOĞU 7 MART’TA İSTANBUL’DA ÖZEL BİR DAVETLE SEVENLERİYLE BULUŞACAK


Merkezi Tokyo’da olan Sanrio, 1960 yılında Bay Shintaro Tsuji tarafından “Küçük hediye, büyük gülüş” konseptini temel alan sosyal iletişim felsefesi üzerine kurulmuştur. Japonya, Güneydoğu Asya, Amerika ve Avrupa genelinde dağıtım yapan Sanrio’nun orjinal karakterinin 1962’de çıkışından sonra 400’den fazla yeni karaktere ulaşmıştır. Sanrio’nun Türkiye Lisans haklarına sahip Max Licensing şirketi tüm kahramanların yer aldığı ve fashion show ile süslenen bir gece düzenliyor. 7 Mart’ta Conrad Otel’de düzenlenecek olan gece sürprizlerle dolu olacak.

Ağaoğlu My City Hotel’den Özel Güne Özel Menü





İstanbul Anadolu yakasında konfor ve estetiği bir arada bulunduran Ağaoğlu My City Hotel “Sevgililer Günü”ne lezzet katacak özel bir menü sunuyor.

Ağaoğlu My City Hotel’in ödüllere doymayan, hem ulusal hem uluslararası yarışmalardan madalyalarla dönen Şefi Rafet İnce ve mutfak ekibi 14 Şubat Sevgililer günü için hazırladığı enfes yemeklerle bu özel güne lezzet katacak.

Başlangıç olarak mini zeytinyağlı tabağı, çorba olarak çerkez peynirli fümelinmiş patlıcan çorbası sumaklı tereyağı sos ile servis ediliyor. Tat ve görüntü olarak birbirinden güzel salata, ara sıcak ve ardından sunulan bezelye püresi üzerinde zeytin emülsiyonlu kuzu incik yıldız anasonlu ve zerdeçal köpüğü ile sevgililer gününde misafirlere unutulmaz lezzet şöleni yaşatıyor. Son olarak ise böğürtlen sos ile bal kabağı muus üzerinde çikolatalı tatin ikramıyla sevgililer günü menüsü son buluyor.